Kar Taneleri: Üç Yeni
Yıl Hikâyesi
John Green, Maureen Johnson ve Lauren
Myracle’nin kaleme aldıkları birer kısa romanın bütünü…
İlk öykü Maureen Johnson’dan: Jübile Ekspresi…
Noel öncesinde bir alış veriş merkezinde çıkan olaylar sonunda gözaltına alınan anne ve babasını görmek için trenle yola çıkan Jubilee’nin başından geçenler anlatılıyor.
“ Noel’den önceki geceydi. Yani daha
kesin konuşacak olursam Noel’den önceki ikindi vaktiydi. Ama sizi
olayların tam göbeğine götürmeden önce bir şeyi aradan çıkarmak istiyorum. Bunu daha geç
söylersem dikkatinizin fena halde dağılacağını ve anlatacağım olaylara aklınızı veremeyeceğinizi önceki
deneyimlerimden biliyorum.
Adım Jubilee Dougal. Jübile gibi
okunuyor ve o anlama geliyor, evet. Biraz buna yoğunlaşın siz.
Gördünüz
mü, ta en baştan söyleyince
o kadar da kötü olmuyor. Upuzun bir hikâyenin tam
ortasında (ki upuzun bir hikâye anlatmak üzereyim gerçekten.) pat diye bunu
söylediğimi düşünsenize: “Ha, bu arada benim adım da Jubilee.” Eliniz ayağınıza dolanırdı
bence.
Jubilee’nin
striptizci ismine benzediğinin farkındayım. Muhtemelen
kaderimde direk dansı yapmak olduğunu
filan düşünüyorsunuz.
Ama bu mümkün değil. Beni görseniz striptizci olmadığıma hemen kanaat getirirsiniz
(muhtemelen)…”
Snow Grains: Three New Year Stories
John
Green, Maureen Johnson, and Lauren Myra, all of which are short stories ...
First
story from Maureen Johnson: Jubilee Express ...
At the
beginning of Christmas, things are going on at a shopping mall and Jubilee, who
travels along the trail to see his mother and father taken into custody, is
told.
"It
was the night before Christmas. I mean, it was time for the second time before
Christmas to talk more precisely. But before I take you to the very heart of
things, I want to get something out of here. I know from my previous
experiences that if you tell it later, your attention will get worse and you
will not be able to keep your mind on things I will tell you.
My name is Jubilee Dougal. It reads
like a jubilee and that means, yeah. You focus on this a little.
You
see, it's not so bad when you say it from the beginning. In the middle of an
up-and-coming story (which I really am about to tell a long story), I think you
said this: "Oh, my name is Jubilee."
I
realize that Jubilee looked like a stripper. You're probably thinking about
dancing directly in my destiny. But this is not possible. If you see me, you do
not think you're a stripper, you probably think ... "
İkinci
öykü John Green’den: Ponponlu Mucize…
Biri
kız üç sıkı arkadaşın hikâyesi. Noel öncesinde kar fırtınası
yüzünden yolda kalan tren yolcularının bir fast food restoranda mahsur kalması ile birlikte başlayan olaylar…
“JP ve
Dük’le birlikte James Bond maratonunda dördüncü filme geçmiştik ki annem son beş
saatte altıncı kez aradı. Arayanın kim olduğuna
bile bakmadım. Annem
olduğunu biliyordum nasılsa. Dük gözlerini devirip filmi durdurdu. “Senin bir yere
gidebileceğini mi zannediyor, anlamadım ki. Dışarıda fırtına
var.”
Omuz silkip
telefonu açtım.
“Hiç şansımız yok” dedi annem. Arka planda birileri
yüksek sesle ulusal güvenliğin önemine dair beyin ütülüyordu.
“Çok
fenaymış. Yapacak bir şey
yok, anne.”
“Tam
bir saçmalık.” diye bağırdı. “Eve gelmeyi bırak, başka bir
yere de uçamıyoruz.” Üç gündür Boston’da mahsur kalmışlardı. Tıp konferansı…
-Noel’i Boston’da geçirme- meselesi yüzünden morali bozulmuştu. Sanki Boston savaş alanı filanmış gibi. Dürüst olmak gerekirse, bu olay sebebiyle içim içime
sığmaz olmuştu. Kötü hava koşullarıyla
birlikte gelen trajediyi ve zahmeti nedense seviyordum. Ne kadar kötü, o kadar
iyi.”
The
second story is from John Green: The Ponpon Miracle...
One
girl is a story of three tight friends. The events that started with the
disappearance of train passengers on the way to a fast food restaurant due to
the snow storm before Christmas...
"With
the JP and the Duke, the fourth film in the James Bond marathon has passed, so
my mom called for the sixth time in the last five hours. I did not even look
who the caller was. I knew it was my mother. Duke rolled his eyes and stopped
the film. "I do not understand if he thinks you can go somewhere. There is
a storm out there. "
I
shrugged and turned on the phone.
"We
have no choice," my mother said. The backplane was brainstorming about the
importance of national security for some people.
"Too
bad. There's nothing to do, Mom. "
"It's
a total bullshit." "Let's not come home, we can not fly anywhere else."
Three days left in Boston. The medical conference ... he was upset because of
the not-passing-on-the-book in Boston. It's like Boston's battlefield. To be
honest, I could not drink because of this incident. I loved the tragedy and
trouble associated with bad weather conditions. How bad is so good. "
Üçüncü
öykü Lauren Myracle’dan: Koruyucu Melek…
Kar fırtınası
yüzünden yolda kalan trendeki erkek arkadaşından bir türlü haber
alamayan, Addie’nin hikâyesi.
“Ben olmak
iğrençti. Bu
sözüm ona şahane gecede, sözüm ona şahane karlar yatak odası penceremin dışında bir buçuk metre yükselirken ben olmak iki kat iğrençti. Ve
bugünün Noel olması skoru üç kat iğrenç kılıyordu.
Buna birde Jeb’in olmamasıyla gelen üzüntü, ıstırap ve sefilliği de ekleyin ve tombala. İğrençlik oyununun kraliçesi ben olmuştum adeta!
Noel çanları
duyacağıma, hüzün dolu çinko naraları
duyuyordum. Harika.
Ne de
sevimli, neşe dolu bir ballı bademsin sen öyle, dedim kendi kendime. Dorrie ve Tegan ellerini çabuk
tutup buraya gelsin diye dua ederken. Ballı bademin ne olduğunu bilmiyordum ama kimse yemek istemediği için açık büfe masasının en
ucunda buz gibi ve yapayalnız duracak türde bir tatlıya benziyordu. Benim gibi. Buz gibi ve yapayalnız ve muhtemelen
içi geçmiş.”
From
the third story Lauren Myracle: The Protective Angel...
It's
Addie's story, which does not get any news from the trendy boyfriend on the
road because of the snow storm.
"Being
me was disgusting. This statement was in her wonderful night, when I was
elevated by a half-meter beyond the window of the bedroom with the beautiful
snow on my promise, I became twice as disgusting. And it made the score three
times as disgusting as it is today's Christmas. Add to that the sadness,
suffering and misery that comes with the absence of Jeb and bingo. I almost
became the queen of disgusting game!
I
could hear the Christmas bells, hear the sadness of zinka. Fantastic.
Neither
are you a cute, joyful honey bear, I said to myself. While praying that Dorrie
and Tegan would hold their hands quickly and come here. I did not know what a
honeymoon was, but because no one wanted to eat it looked like a kind of
dessert that would be ice-cold and alone all the way to the open buffet table.
Like me. It's like ice and it's all alone and probably inside. "
Arka kapak:
“Gracetown
tam da yılbaşına günler kala kara gömülmüştür. Ancak
zorlu hava koşulları, can
sıkıcı bir durum olmanın da ötesine geçer. Her şeyden
habersiz bir kız, fırtına yüzünden yolda kalan treninden dışarı adım attığı anda hayat değiştirecek, kaçınılmaz
olaylar silsilesini de tetikler.
Çok geçmeden,
aşırı enerjik on dört ponpon kız kasabanın kafelerinden birine hücum eder. Dük’ün sinema
gecesi onur meselesine dönüşen bir görevle sevimsizce bölünür ve aşk acısıyla kıvranın bir
genç kız, minicik bir evcil hayvanın kaderinde çok önemli bir rol oynar.
Üç hikâye
bir araya gelirken yabancıların yolları kesişecek
ve aşk filizlenirken herkesin yüreği ısınacaktır…
Dokunaklı,
yeni yıl kutlamalarının heyecanıyla dolu ve komik… Günümüzün çoksatan üç
yazarından başka ne beklenirdi ki zaten?”
Keyifli
okumalar 😍 📖
Back
cover:
"Gracetown
is buried in the snow just in the beginning of the year. However, challenging
weather conditions go beyond being annoying. A girl who is unaware of
everything triggers a series of inevitable events that will change her life as
she steps out of the trains on the road because of the storm.
Not
too soon, fourteen cheerleaders who are overly energetic attack one of the
townspeople's cafes. The Duke's movie night plays a crucial role in the fate of
a tiny little girl, a young girl who is unpleasantly divided by a task that
turns into a matter of honor and writhes with love.
When
three stories come together, the paths of strangers will cross, and when love
sprouts everyone's heart will warm...
Touchy,
full of excitement of the New Year's celebrations and funny... What else would
you expect from the three best-selling authors today? "
Pleasant
reading
