Kelebek Adası. Sarah Jıo’nun 1918 ile 2037 yılları arasında değişik tarihlerde yaşanmış çeşitli hikâyelerin anlatıldığı romanı. Bütün hikâyeler, bir kaza sonucu adaya düşen ve orada iki yıl hayatta kalmayı başaran romanın asıl kahramanları ile bir noktada birleşiyor. 279 sayfa. Aldatılma, çaresizlik, yalnızlık, esaret, umut, öfke, aşk… Hepsinden biraz var bu romanda.
Yazar, romanın sonunda on beş tane soru yöneltiyor okura. Soruların hemen hepsi hikâye ile ilgili. Bana göre en ilginç olan soru:
“Kitap boyunca iyi ve kötü arasında bir mücadele var. Kötüyü en çok temsil eden karakterler hangileriydi? Peki ya iyiyi?”
İyi ve kötünün kişiye, duruma, hissettirdiklerine göre değiştiği bir hayatı yaşıyorken “doğru cevap bu” demek çok zor.
Bir küçük alıntı:
Ertesi gün banyo yapmaya giderken, “Eve dönünce yiyeceğin ilk şey ne?” diye sordum.
“Zor bir soru” dedi. “Güzel bir biftek, bol tereyağlı fırında
patates.”
Özlem dolu bir sesle “Tereyağı”
dedim.
“Hayır,” diye devam etti.
“En sevdiğim Türk
restoranına gider ve kebapla mısır
sipariş
ederdim.”
“İstanbul’a gittin mi hiç?”
diye sordu.
“Hayır, ama gitmek
isterdim. Sen gittin mi hiç?”
“Evet” dedi. Uzun bir an
sustu. “Aslında karımla orada tanıştım.”
Arka kapak:
“Mavi
kelebeklerin hikâyesini bilir misiniz?
Mavi kelebekleri
her yerde göremezsiniz. Oldukça nadir görülürler. Sabah uyandığınızda “Bugün mavi kelebekleri görmeye gidiyorum” diyemezsiniz.
Siz onları değil, onlar sizi bulur.
Efsaneye
göre bu kelebekler, değişimin habercisidir. Olurda gün doğumunda yolunuzu bir mavi kelebek keserse, bilin ki artık hayatınız
eskisi gibi olmayacaktır. Belki bambaşka
biri girer hayatınıza. Belki bambaşka bir yerde uyanırsınız. Ya da ilk kez adımınızı attığınız bir yerde kendinizi hiç olmadığınız kadar huzurlu ve evinizde hissedersiniz. Kaybolurken bulunursunuz.
Geldiğinizi sanırken gittiğinizi görürsünüz. Hayata başka bakarsınız mavi
kelebek kanat çırptığında, çünkü size
başka bakıyordur
artık
hayat.”
Keyifli
okumalar 📖 😊
Butterfly
Island. Sarah Jio's novel of various stories from 1918 to 2037. All the stories
unite at one point with the original heroes of the novel who have fallen into
an accidental island and managed to survive there for two years. 279 pages.
Despair, helplessness, loneliness, bondage, hope, anger, love ... There is a
little bit of this romance.
The
author leads fifteen questions at the end of the novel. Almost all of the
questions are about the story. The most interesting question for me is:
"There
is a struggle between good and evil throughout the book. What were the most
representative characters of the bad? Is he okay? "
It is
very difficult to say "this is the right answer" while living a life
that is good and bad according to the person, situation, feelings.
A small quote:
On my way to the bathroom
the next day, I asked, "What is the first thing you eat when you get
home?"
"It's a tough
question," he said. "A nice steak, plenty of buttery potatoes."
I said "Butter"
with a longing voice.
"No," he continued.
"I would go to my favorite Turkish restaurant and order kebab and
corn."
"Have you ever been
to Istanbul?"
"No, but I wanted to
go. Have you ever gone? "
"Yes," he said.
A long moment sustu. "Actually, I met my wife there."
Back
cover:
"Do
you know the story of blue butterflies?
You
can not see blue butterflies everywhere. They are very rare. When you wake up
in the morning, you can not say "I'm going to see blue butterflies
today". They will find you, not you.
According
to the legend, these butterflies are the news reporters. If your road cuts a
blue butterfly at sunrise, it will not be like your life anymore. Maybe a
completely different person comes into your life. Maybe you'll wake up in a
completely different place. Or, for the first time in a place where you step
away, you feel as peaceful and at home as you have never been before. You will
be found disappearing. When you think you're coming, you'll see what you're
going to do. Another thing you look at is blue butterfly wings, because you are
looking at life now. "
Pleasant
reading 📖 😊