Bilemedim…

Bilemedim tuhaflık neresinde?
Soğuk gecelerde, ayaz vuran camlarda sabahlarken; uçuşan kar tanelerini seyretmek mi? 
Derinliğini ölçemediğin karanlık göklere başını kaldırıp; baharı hayal etmek mi?
Nihayet yaz geldi dediğinde, dalgalanarak bin bir nazla önüne düşen bir kuru yaprak mı? 
Yazın sıcak kumların hayalini kurarken eline aldığın; sararıp solmuş yaprağın gerçekliğinde sonbaharın gelip dayandığının farkına varmak mı?
Yoksa , mevsimler bizim uydurduğumuz bir şey mi? 
Görmek istersek görürüz ( mü )???
Şairin dediği gibi mi yani: 
"Zaman, öyle de geçiyor, 
Hayat, böyle de bitiyor, 
umudum cennetten" (mi)???…

Bilemedim… Ama şarkıyı çok seviyorum. Ahmet Enes’in sesinden daha güzel!!!
Sevgiyle; hep sevgiyle kalın  J)





I did not know where the fad?
On cold nights, when the frost hit the glass-nighter; Did you watch the snowflakes flying? 
He can not measure the depth of the darkness lifted his head to the sky; Did you imagine the spring?
When summer finally arrived at a dry leaf falling in front of me a thousand nazli to fluctuate? 
Write dream of warm sand while installing you get the hand; It has come to realize that based on the reality of withered leaves turn yellow in the fall?
Or, seasons, something we keep? 
We will see if we wanted to see (mu) ???
Like the poet said that: Time passes so well, life, such as ends, I hope heaven (ml) ???

I do not know ... But I love the song. Ahmet Enes beautiful than the sound !!!

With love; Stay with all dispatch  J)