NASA Al şunları, Tepe Tepe Kullan...




Hayvan hakları için bir yasa düzenlenmesi konusu konuşulmaya başlandığında doğan çocuklar bugün okullu oldular, bazıları ortaokul yollarını ezbere aldı bile… Yasa hala çıkacak. Kanun hazırlamak zaman alabilir, ince eleyip sık dokumak doğrusudur, ancak bu arada nice canlı yaşamak hakkından mahrum oldu. Olmaya da devam edecek gibi görünüyor. Yasa çıkmadı diye sanırım kanun uygulayıcılar da vicdanlarının sesini en kısık ayara almışlar, hiç bir şey duymuyorlar. Madem kanun yok diye “hayvana işkence” edenlere ceza uygulanamıyor, başka çözümler üretsinler.

Mesela:
-         Hayvan satın alanlara (para verip alıyorlar ya!) ve satıcılarına “köle ticareti yapmaktan” ceza versinler!
-         Bir “hayvan satın alan” herkes önce ona bir isim veriyor ya -genellikle de insan ismi veriyorlar- kişi hak ve hürriyetini kısıtlamakla suçlansınlar!
-         Yeni kaybettiğimiz papağanın ismi neydi?: Mesut Bahtiyar… Mesut Bahtiyar nedir?: milli değerlerimizden rahmetli Zeki Müren’in alameti farikasıdır. Bu ismi veren şahıs “milli değerlerimize zarar vermekle” suçlanabilir!
-         Hayvan satan ve satın alanlar Devlet Malına zarar vermekle, Türk parasını kötüye kullanmaktan suçlansınlar!
Bir şeyler bulsunlar yani, artık bu cinayetler son bulsun! Ben buraya içimdeki kabaran öfkemi kusarken (pardon!) birileri çıkıp “kötülüğü kötülükle yenemezsiniz” diyecektir. Doğrudur. O zaman onlardan farkımız kalmaz. Öyleyse bu zatları ödüllendirelim. NASA ile görüşelim. Uzayda kara deliklerin araştırılması için hayvanlara işkence edenleri gönüllü olarak göndersinler. Birkaç ışık yılı kadar uzay boşluğunda dolansınlar. Onlar için de iyi olur. Biraz “hava “almış olurlar.
Anneannem hayatta olsaydı bu adını zikretmek istemediğimiz kişiler için “adı batasıca” derdi. Ben beddua etmek istemiyorum, onları NASA’ya havale ediyorum! 😒😒😒