Bin Ömrüm Olsa...



Reenkarnasyona inanır mısınız? Ben inanırım. Fakat nedense insanların ikinci bir (ya da sayısız) şansa sahip olduklarında hep gelecekte yeniden dünyaya geleceklerine inanırdım.
Hani hep duyarız ya: “Ben bundan önceki hayatımda Cleopatra’ymışım!” ya da “ben önceki yaşamımda Mısır kraliçesiymişim!” . Hiç kimse bir hizmetçi, seyis, basit bir köylü kadın ya da erkek, başarısız bir doktor, Osmanlı döneminde tulumbacılık yapmış biri değildir nedense; herkes güzel, önemli ve erişilmez biridir. Ama hiç kimse 3821 yılında bir sürüngen değildir. Okuduğum bu roman bunun tam tersini söylüyor.
Bin Ömrüm Olsa… Kristin Hannah’ın son romanı tamda böyle bir kitap… Geleceğe değil geçmişe giden bir ruhun hikâyesi anlatılıyor.

 Kitap okumayı çok seviyorum. Hele ki her gün 25-30 dakikalık bir yola giderken otobüste kitap okuyarak vaktimi değerlendirmek daha çok hoşuma gidiyor. Bin Ömrüm Olsa sonunu çok merak ettiğim ama Kristin Hannah’ın güzel anlatımıyla bitmesini hiç istemediğim bir kitap oldu. Romanı okuyanların birçoğunun benimle benzer hisleri paylaştığını düşünüyorum okumamış olanlara ise okumanızı tavsiye ederim.
Arka kapak:
“Bu hayata bin defe gelsem, bin defasında da tek aşkım yine sen olurdun…
Tess Gregory başarılı bir bilim insanı olsa da kalbinin bir köşesinde hep aile kurmak ve çocuk sahibi olmak vardır. Ne yazık ki bu hayalini bir türlü gerçekleştirememiştir. Küçük yaşta geçirdiği hastalık yüzünden kulakları duymayan Tess özgür ruhlu, hayat dolu bir kadındır ama ölüm onun için beklenenden çok daha erken kapıyı çalar… Fakat bu güçlü kadın gözlerini hayata kapattığında ölümün bir son değil, yeni bir yaşamın başlangıcı olduğu ortaya çıkar; en azından Tess için böyle olur.
On dokuzuncu yüzyılda yeniden hayata dönen Tess kendini yepyeni bir bedende, üç çocuk sahibi Amarylis Rafferty olarak bulur. Ve en önemlisi, artık duyabiliyordur. Yeni görünümü ve dünyası karşısında büyük bir sarsıntı geçiren Tess kısa bir süre sonra yürek burkacak kadar talihsiz bir olayın yeni ailesini ve özellikle de kocası Jack’i acı dolu bir hayata mahkûm ettiğini fark eder. Yine de Tess, ona verilen bu yepyeni yaşam şansını cennete dönüştürmenin bir yolunu bulmaya kararlıdır…”
Merak edenler için kitap 398 sayfa…
Sevgiyle kalın