Bu
eller miydi masallar arasından
Rüyalara
uzattığım
bu eller miydi.
Arzu
dolu, yaşamak dolu,
Bu
eller miydi resimleri tutarken uyuyan.
Bilyaların
aydınlık dünyacıkları
Bu
eller miydi hayatı o dünyaların.
Altın
bir oyun gibi eserdi
Altın
tüylerinden mevsimin rüzgarı.
Topraktan
evler yapan bu eller miydi
Ki
şimdi değmekte toprak olan
evlere.
El
işi vazifelerin önünde
Tırnaklarını
yiyerek düşünmek
ne iyiydi.
Kaybolmuş o çizgilerden
Falcının
saadet dedikleri.
O
köylü çakısının kestiği yer
Söğüt
dallarından düdük
yaparken...
Bu
eller miydi kesen mavi serçeyi
Birkaç
damla kan ki zafer ve kahramanlık.
Yorganın
altına saklanarak
Bu
eller miydi sevmeyen geceyi.
Ayrılmış sevgili
oyuncaklardan
Kırmış küçücük
şişelerini.
Ve
her şeyden ve her şeyden sonra
Bu
eller miydi Allaha açılan !;
Fazıl
Hüsnü Dağlarca